Kök hücreler vücutta birçok doku ve organda bulunan, onarımsal yeteneği fazla ve farklı hücre tiplerine dönüşebilme yeteneğine
sahip olan hücrelerdir. İnsan vücudunda bulunan tüm hücreler tek bir hücreden farklılaşarak meydana gelmiştir.
Peki beslenme şeklimiz ve diyet temelli müdahaleler
onarımsal yeteneğe sahip bu kök hücreleri nasıl etkiler?
Bu Diyetler Genel Olarak 3 Ana Gruba Ayrılmaktadır:
1. Kalori Kısıtlaması (Caloric restriction)
Yetersiz beslenme olmadan, tüketilen toplam kaloride azalma
(genellikle % 10 -% 40 kısıtlama) sağlanır.
Yapılan çalışmalarda kalori kısıtlamasının kanser,
hipertansiyon, kalp hastalığı, hafıza kaybı, işitme bozuklukları ve tip 2
diyabetin baskılanması da dahil birçok olumlu etkiye sahip olduğu gösterilmiştir. Ayrıca,
gelişmiş insülin duyarlılığı, artan otofaji seviyeleri, azalmış iltihaplanma ve
geliştirilmiş mitokondriyal fonksiyon ile ilişkili bulunmuştur.
Kastaki kök hücrelerle ilgili bir çalışmada deney
hayvanlarında gerçekleştirilen 12
haftalık kalori kısıtlaması, hem genç hem yaşlı grupta gelişmiş kas iyileşmesi
ile ilişkili kas kök hücre sayısında ve kas fonksiyonunda artışı sağlamıştır.
4 ila 28 hafta boyunca kalori kısıtlı diyet verilen deney
hayvanlarında bağırsak kök hücrelerinde iyileştirilmiş onarımsal potansiyel gözlenmiştir.
10 ila 58 hafta boyunca kalori kısıtlı diyet verilen deney
hayvanlarında, kısıtlanmış diyetin beyinde subventriküler bölgede azalmış
inflamasyona yol açtığı (IL-6,IL-1 seviyelerinde azalma) gözlenmiştir (azalmış yaşlanma ile
ilişkili bulunmuştur).

2. Oruç Tutma (Fasting)
Alternatif kalori açığı oluşturma ve belirli bir süre
(deneylerde hayvanlarında yaklaşık 24 saat) kalori tüketmemeye dayanmaktadır.
Model organizmalarda çeşitli açlık rejimlerinin sağlık süresini ve yaşam
süresini iyileştirdiği gösterilmiştir. Oruç tutmanın nöbetler, nöbetle
ilişkili beyin hasarı ve romatoid artrit tedavisinde, şu anda onaylanmış
ilaçlarla karşılaştırıldığında benzer hafifletici etkilere sahip olduğu da
gösterilmiştir.
Deney hayvanlarıyla yapılan bir çalışmada 42 güne kadar
alternatif gün açlığı (24 saat açlık-24 saat besin tüketimi), hipokampusta
(beyindeki hafıza ile ilişkili bölüm) nörojenezi (kök hücreden sinir hücre
oluşumunu) artırmıştır.

3. Orucu Taklit Eden Beslenme (fasting-mimicking diet)
Orucu taklit eden, ancak sürekli değil periyodik olarak
devam eden beslenme şeklidir. Ayda 4-5 gün aralıklı olarak yapılır. Bazı
çalışmacılar bu diyetin anti-aging (yaşlanma karşıtı) amaçlı
kullanılabileceğini düşünmektedirler.
Deney hayvanlarında yapılan bir çalışmada ayda iki kez 4 gün
süreyle uygulanan diyet sonrası birden çok hücre tipinde iyileşme ve kök hücre
(mezenkimal ve progenitör) sayısında artış gözlenmiştir.
Tüm bu beslenmeyle ilişkili diyet müdahaleleri insan
vücudunda yaş ile sayısı ve fonksiyonu azalan kök hücrelerin fonksiyonunu
iyileştirmede etkili olup olmayacağını araştırmak için çalışılmıştır. Bu
müdahalelerle yapılan çalışmalar çoğunlukla deney hayvanları ile sınırlı
kalmaktadır. Ancak genel olarak kalori kısıtlaması ve uygun süreler boyunca
açlık oluşturma, organizma ve kök hücre fonksiyonunu olumlu etkiler gibi
görünmektedir.
Kaynak: Spehar
K, Pan
A, Beerman
I. “Restoring aged stem cell
functionality: Current progress and future directions”. Stem Cells. 2020 Sep; 38(9): 1060–1077.